Ertuğrul Özkök: Sharon Stone’a itirazım var; ben de oradaydım ve bu bornozlu mülakatı sizinle İngilizce yaptık
8 mins read

Ertuğrul Özkök: Sharon Stone’a itirazım var; ben de oradaydım ve bu bornozlu mülakatı sizinle İngilizce yaptık

Zamanın Ruhu | Ertuğrul Özkök

Olay benim gözümün önünde olmasa, ben bile inanacağım.

Sharon Stone makyajsız.

Sade ve çok samimi bir ifadeyle konuşuyor.

Nitekim iki ayrı WhatsApp grubundaki arkadaşlarımın çoğu inanmış ve o videoyu paylaşıyorlar.


Sharon Stone TRT World mülakatı

Sharon Stone TRT World’de ne anlatıyor?

Önce olayı anlatayım.

Sharon Stone TRT World’ün İngilizce yayınına bir mülakat vermiş.

Mülakatı yapan kişi İskoçya’nın eski başbakanı Alex Salmond.

Konu ‘Kurtlar Vadisi’ dizisinin bir bölümünde rol alan Sharon Stone ve Andy Garcia’nın rol aldığı bölüm.

Konuşma, Salmond’un “Andy bir mafya babasını, sen de mafya babasının oyunbaz karısını oynuyordunuz galiba” demesi ile başlıyor.

Sharon Stone o günkü sette olanları şöyle anlatıyor:


Sharon Stone ve Necati Şaşmaz’ın birlikte oynadığı Kurtlar Vadisi dizisinden bir sahne

“Açıkçası iyi bir ödeme aldık”

“Andy ve ben bu Türk dizisinden oynamak için teklif aldık. ‘İyi olur’ dedik. Açıkçası iyi bir ödeme aldık. Andy ile sete gittik. Bizden başka İngilizce konuşan yoktu. Onlar bize Türkçe, biz onlara İngilizce cevap veriyorduk. Ne Andy’nin ne benim neler olup bittiğinden haberimiz yoktu. Sahnelerin neyle ilgili olduğunu bilmiyorduk. Ne yaptığımız bilmiyorduk. Kaybolmuştuk. Çünkü kocaman bir setteydik. Kocaman bir köşk, efsane kıyafetler ve en lüks semtteyiz. Ama ne yaptığımızdan haberimiz yok. Andy’ye, ‘Neler oluyor anlamıyorum’ diye bakıyorum. O da ‘Ben de’ der gibi bakıyor.”

Sette Türk olarak sadece Necati Şaşmaz, Serdar Akar ve ben vardık

Mülakatın İngilizcesini seyrettim. Bir kere daha dikkatle dinledim.

Sonra “bir dakika” dedim.

Çünkü o sahne çekilirken ben de aynı salonda, uzun bir sandalyenin üzerinde oturmuş çekimi izliyordum.

Sharon Stone “Kimse İngilizce bilmiyor“ diyor ya.

Salondakilerin neredeyse yüzde 80’i Amerikalı görevlilerdi.

Necati Şaşmaz dışında Türk olarak sadece dizinin yönetmeni Serdar Akar ve bir de ben vardık sette.

Necati Şaşmaz 7 yıl Amerika’da yaşadı

Yani settekilerin neredeyse hepsi İngilizce konuşan insanlardı.

Necati Şaşmaz’a gelince…

Yedi yıl Amerika’da yaşamış bir insan.

İngilizceyi nasıl konuştuğuna aynı akşam Los Angeles’ın en ünlü ve dönemin en gözde mekânlarından Ivy’de tanık oldum.

Onu birazdan anlatacağım.

Anlaşmalar yapılırken senaryonun İngilizcesi verildi

Anlaşmalar yapılırken, aradaki ajans konunun ne olduğunu İngilizce olarak Sharon Stone’a ve Andy Garcia’ya iletti.

Dediğim gibi o bölümün senaryosu İngilizceye çevrildi, ajansa ve kendisine verildi.

“Onlar bize Türkçe, biz onlara İngilizce cevap veriyorduk” sözlerine gelince…

Yeni dizilerde böyle değil mi?

Narcos izleyenler çok iyi biliyor.

Dizi neredeyse iki dilli çekildi.

Necati iyi İngilizce biliyorsa neden dizide İngilizce konuşmadı?

“Necati Şaşmaz madem iyi İngilizce biliyordu, niye dizide İngilizce konuşmadı?” derseniz, cevabı çok kolay.

Necati Şaşmaz dizide Necati Şaşmaz’ı oynamıyordu.

Oynadığı karakter bir Türk mafya babasıydı.


Sharon Stone ve Ertuğrul Özkök

Bornozlu mülakatı İngilizce yaptım

Geleyim Türk basın tarihine geçen bornozlu mülakata…

Çekimde Sharon Stone, çok gösterişli bir elbise ile evin şaşalı merdiveninden iniyor ve Polat Alemdar’la konuşuyordu.

Ben de setin ucunda oturmuş izliyordum.

Çekimden sonra üzerine bir bornoz giydi ve gelip yanıma oturdu.

Çok güzel bir sohbet yaptık.

Uzun değil ama eğlenceli bir sohbetti.

Tabii ki sohbeti İngilizce yaptık.

İngilizcem mükemmel değil ama gazeteci olarak dünyanın önde gelen birçok lideri ile İngilizce mülakat yapmama yeterli bir İngilizce.

Aynı akşam ünlü restoranda çaresiz bir ev kadını ile İngilizce sohbet

“Sette İngilizce bilen bir tek kişi yoktu demek” doğru değil.

Zaten o akşam ekibin öteki üyelerinin İngilizcesini görme fırsatımız da oldu.

Türkiye’den gelen üyeler ve oradaki Amerikalı görevliler hep birlikte Los Angeles’te celebrity denilen ünlülerin çok göründüğü “Ivy” restorana gittik.

Aramızda bir de çok ünlü bir dizi oyuncusu vardı.

Umutsuz Ev Kadınları (Desperate Housewives) dizisinin en fettan karakteri Edie Britt’i oynayan Nicollette Sheridan davetlimizdi.

Kapıda Hollywood’un en azgın paparazzilerine yakalandık

Yemekte harika bir bir sohbet oldu. Çok eğlendik ve masanın çoğu İngilizce konuşuyordu.

Unutamadığım bir ayrıntı da çıkışta kapıda, Hollywood’un en belalı paparazzilerine yakalanmamız oldu.

Necati Şaşmaz’ın merdivenlerden Nicolette Sheridan’la yan yana inmesini gösteren bir kare çekildi.

Daha sonra Hollywood’un bazı dergilerinde yayınlandı.

Sharon Stone’un doğru söylediği tek şey

Mülakatı baştan son izledim.

Bu konuda doğru olan tek şey, ikisinin de dizinin bir bölümünde üç beş dakikalık bir sahne için bugün bile büyük sayılacak bir meblağı almalarıydı.

Yani Sharon Stone o günü tam hatırlamıyor.

Ama söyledikleri doğru olsaydı onun adına çok üzülürdüm.

Benim çok önemsediğim ve beğendiğim bir oyuncu. Hatıra kitabını çok severek okudum.

Bir fanı olarak yakasına sarılır sorardım: Yakıştı mı bu sana?

Eğer söylediği gibi, sırf para için kendini böyle aptal bir oyuncu durumuna düşürdüyse çok kızardım ona.

Sharon Stone’a, “Yakıştı mı?” diye sorardım bir fanı olarak

Allahtan oradaydım ve her şeyi gördüm.

Sevdiğim kadın öyle kendini üç beş kuruş için harcayacak kadın değildi.


Soldan Sağa Ertuğrul Özkök, Andy Garcia ve Necati Şaşmaz

Andy Garcia, Necati, ben Topkapı damlarına doğru yürüyoruz

Zaten o çekimlerden memnun olmalılar ki, Andy Garcia Kurtlar Vadisi’nin bir bölümünde daha oynamayı kabul etti.

Hatta İstanbul’da Topkapı’ya bakan bir binanın tepesinde Necati, Andy Garcia ve ben birlikte bu fotoğrafı çektirdik.

O fotoğraf Yemen‘de hayatımızı kurtardı

Bu fotoğraf ondan bir yıl sonra Yemen’de Hürriyet fotoğrafçısı Sebati Karakurt ile benim hayatımı kurtardı.

Yemen’in Hadramut bölgesinde sabah, Gat pazarına gitmiş ve fotoğraf çekmeye başlamıştık.

Gat, Yemen’de insanların çiğnediği bir tür ot. Kimine göre uyuşturucu, kimine göre sakinleştirici.

Sebati fotoğraf çekerken elinde bıçak, sırtında kalaşnikof olan iki kişi geldi ve bizi neredeyse esir aldı.

Meğer bu pazarlar bir tür yerel mafyanın elindeymiş.

Tam o sırada duvarda asılı olan afişi fark ediyorum

Tam bizi götürürlerken duvardaki bir afiş dikkatimi çekti.

Kurtlar Vadisi dizisinin bir afişiydi.

Bizdeki Polat Alemdar, orada Murat Alemdar olarak tanınıyor.

Dizi Yemen’in en sevilen televizyon eğlencesiymiş.

Birden aklıma cep telefonunda Necati Şaşmaz ve Andy Garcia ile birlikte çektirdiğimiz fotoğrafı hatırladım.

Hemen çıkarıp Kalaşnikoflu adama gösterdim ve “Murat Alemdar arkadaşım” dedim.

Çetenin iki adamı iki gün boyunca bizi korudu

Biraz sonra tepede bir yerde oturan çetenin şefinin oturduğu taht gibi bir şeyin iki yanında diz çökmüş oturuyorduk.

Sebati’nin makinasını verdiler.

Necati’ye selamlarını ilettiler.

Sonra yanımıza Kalaşnikoflu iki koruma verdiler.

Yukarda Amerikan dronlarının, aşağıda El Kaide’nin dolaştığı Hadramut bölgesindeki Şibam şehrinde, iki gün boyunca güvenli bir şekilde dolaştık.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir