Oyuncu Keanu Reeves, bir disleksi olarak aile içi zorluklarla büyüdü. Başarıya ulaşsa da motor kazası, kayıplar ve trajedilerle çevrili hayatının yalnızlıkla şekillendiğini belirtiyor.
Uyuşturucu sattığı gerekçesiyle tutuklanan bir babanın oğlu olarak aile içi şiddetin gölgesinde yetişen ve hatta bir süre arabada yaşamak zorunda bile kalan disleksi Keanu Reeves…
Bir hayaline ulaşsa da “kötü kader” peşindedir adeta: 25 yaşında bir motor kazası geçirir, ölümü atlatır. Ancak çevresi için durum farklı olacaktır: 1993 yılında en iyi arkadaşı oyuncu River Phoenix’i yüksek dozdan kaybeder.
Aradan 5 yıl geçer, aşık olur fakat Jennifer Syme’den olan çocuğu ölü doğar ve dahası genç kadın bu olaydan 2 yıl sonra bir trafik kazasında hayatını kaybeder.
Dışarıdan bakıldığında “yalnız bir adam” olarak gördüğümüz Reeves bir röportajında bu durumu açıklar gibidir:
“İnsanların acı ile başa çıkabileceği, işte bitti daha iyiyim, inancı yanlış. Sevdiğimiz insanlar öldüğünde yalnız kalıyoruz.”
İçeriğimizin videosu için şöyle buyurabilirsiniz:
